MARKAMIZ NEDEN YAĞDERESİ
Bu işe başladığımız dönemde, ciddi anlamda zorlandığımız konulardan biri, bir marka ismi bulmaktı. Öyle ki sürekli olarak bu konuda makaleler okuyor, mümkün olduğu kadar büyük markaların hikayelerini dinliyor ve yaratımına güvendiğimiz eşe dosta fikirlerini soruyorduk. O kısa süre zarfında gerekli gereksiz o kadar bilgi yüklemesi oldu ki, kafamızın karışması kaçınılmazdı. Bu arada tabi ki de bu işi profesyonel olarak yürüten kişi ya da şirketlerden haberimiz vardı. Fakat düşündük ki; hikayemizi ve ne yapmak istediğimizi en iyi biz ifade edebiliriz.
İlk üzerinde durduğumuz isim “delice” idi… Yabani zeytin demek. Üstelik bizim organik zeytinliğimizin tamamı deliceye aşılı, memecik zeytinlerinden oluşuyor. E hikayesi de harika; önce karatavuk kuşu gelip zeytin tanesini yiyor. Sonrasında onun kursağından geçip, sindirim sırasında incelerek toprağa düşen zeytin çekirdekleri de çimleniyor. Ve işte karşınızda zeytin ağacı! Kulağa da güzel geliyor… Harika! Ama seçenekleri arttırmamız gerekiyordu çünkü ilerleyen süreçte bazılarını elemek zorunda kalabilirdik. ( Ki öyle oldu J )
İşte tam bu esnada ikinci bir alternatif daha bulduk; “karatavuk”. Böyle söyleyince insanın gözünün önüne ortalıkta deli gibi koşuşturan kara bir tavuk geliyor ama değil. Aslında tüyleri simsiyah, turuncu gagalı, narin ayaklı, mini mini bir kuş… İnanılmaz bir güzelliğe sahip. Üstelik zeytin için o kadar önemli bir yere sahip ki, eğer soyları tükenirse, zeytin ağaçlarının da sonu gelmiş demektir. Bunda da fikir güzel ama söylemi kulağa hiç hoş gelmiyordu. Tam o esnada internette gezinirken, karatavuk kuşu için Türk Dil Kurumu’na hazırlanan bir yazıya denk geldik. İçinde bu kuşun yöresel söylemleri vardı; çıralıburun, potak, bozbakal, karabakal,koskos… Birkaçını da aldık listeye.
Alternatifleri çoğaltmalıydık ve bize ait bir şeyler olmalıydı. Neden köyümüzün ismi olmasındı; eski ismi Asitepe, yeni ismi Güzeltepe… Bunları da ekledik.
Sonra aklımıza “yağderesi” geldi. Öyle ya; bütün aile büyüklerimiz zeytinini, kuşaklardır köyümüzde ki yağderesi dedikleri bölgede, taş değirmenlerde işlemiş ve orada hasat şenlikleri yapmıştı. Güzel bir çağrışım yapıyordu, kolay hatırlanıyordu, kulağa güzel geliyor ve en önemlisi bir kısmımızın anılarında ve hala dinlediğimiz hikayelerde yer alıyordu. Ekledik listeye…
Kimisini zaman içerisinde kendi isteğimizle, kimini de zorunluluktan eledikten sonra; “Asitepe” ve “Yağderesi” son ikiye kaldı. İkisinden de vazgeçemedik ve en sonunda karar verdik; şirket unvanımız Asitepe Zeytinyağı Üretim San. Ve Tic. Ltd. Şti. oldu, markamız da “Yağderesi”.
Bu konuda genel olarak olumlu yorumlar alıyor ve markamızı seviyoruz. Umuyor ve istiyoruz ki; atalarımızdan bugüne, kuşaklardır devam eden organik zeytinyağı üretimimizi, daha uzun yıllar “Yağderesi” kalitesiyle sunmaya devam edelim.
Burcu ÇOBAN COŞKUN